Milli Direnişin Sembolü: 19 Mayıs

Milli mücadelenin, kurtuluş ateşinin yakıldığı tarihin 106. yılı kutlu olsun.
Mustafa Kemal Paşa, 1918 yılının Kasım ayında “Direniş yuvaları oluşturun!” diyerek Milli Mücadele için ilk çalışmalara başlamıştı. Yapılan çalışmalarla yol haritası çıkarılmış ve Anadolu’nun her bir köşesinden kişiler belirlenmişti.
19 Mayıs’a kadar Anadolu’nun bazı yerlerinden, küçük çaplı örgütlenmelerle ilgili direniş komitelerinin kurulduğu ve yerel kongrelerin toplandığı haberleri de gelmekteydi. 19 Mayıs’ın önemi; dağınık olarak çırpınan, çabalayan grupları bir araya getirecek olmasıydı.
Tabii, Anadolu’da çoban ateşleri yanmaya başlamışken, çoğunluğun İngiliz ve Amerikan mandası dışında bir çare düşünemediğini de unutmamamız gerekmektedir.
Bu zevat için büyük devletlere meydan okumak imkânsızdı. Hayaldi, saçmalıktı!
Küllerinden var olan bir toplumun özgürlüğüne, bağımsızlığına ve yeniden varoluşuna atılmış ilk adımdır 19 Mayıs. Mustafa Kemal Paşa’nın 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a ayak basmasıyla, Milli Mücadele’nin yani Kurtuluş Savaşı’nın fitili ateşlenmiştir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a ayak basmasıyla, tüm ülkeyi aydınlatacak bir hareket başlatılmıştır.
Atatürk, ülkesini içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtarmak istemekteydi. Milletinin bağımsızlığının, yine milletin azmi ve kararlılığıyla kazanılacağına inanmıştı. Atatürk’ün önderliğinde verilen bu çabayla, Anadolu insanının tek yumruk olması sağlanmıştır. Atatürk, Türk milleti için giriştiği bu savaşta tüm gücünü, millete olan inancından ve güveninden almıştır. Türk milletinin daima şerefli bir millet olarak yaşamasını isteyen Atatürk, bu sebeple girişilen savaşta tam bağımsızlığı şiar edinmiştir.
Ülkemizin her bir köşesi düşmanlarla sarılmış ve işgal edilmiş olduğu bir dönemde, Milli Mücadele’nin yapılanmasının gerekliliğini düşünen Gazi Mustafa Kemal, bu amaçla Anadolu’ya gitmek ve oradaki halkın bilinçlenmesini sağlamak için Bandırma Vapuru ile gizli bir şekilde, 19 Mayıs günü Samsun’a ayak basmıştır.