Bir kapı meselesi;

03.06.2025
A+
A-

Bu kapı normal bir kapı değil elbette. Kızılay’a tesislerinin girişinde, Kızılay’a ait olan bir kapı.
Kapının özelliği ise kapının elektik gücüyle açılıp kapanması. Ve kapının arızalı olması.
Elbette Kızılayın kapısının arızasından bize ne diyebilirsiniz ama demeyin. Çünkü kapının arızalanması bir vatandaşımızın ölümüne sebep olabilir.
Konumuz; İzmir’in Buca ilçesinin sınırları içerisinde bulunan Kızılay tesislerinin içerisindeki 112 Acil Yardım İstasyonu.
Yaklaşık bir aydan bu yana araçların tesislere girdiği yerde bulunan kapının arızalı olmasından dolayı, görevi acil vakalara çıkmak olan ambulans çalışanı sağlık personellerimizin acil vakaya giderken ambulanstan inerek kapıyı açması, ambulans çıkınca tekrar kapıyı kapatmasıyla boşa geçirilen zaman.

Ambulanslarımızın gittiği vakalarda bazen geçen her bir saniyenin bile çok önemli olduğunu unutanlar, yada dikkate almayanlar, bir kapının tamirini bile bir aydan bu yana yaptıramadılar maalesef.

Sağlık Bakanlığı yetkililerimizin haklı olarak ambulanslarımızın vakaya ulaşma süresini düşürmeye çalışırken, sağlık personellerimizin ambulanstan inerek kapıyı açmasını ve kapatmasını kim nasıl anlatabilir ki?

Bize gelen bilgilere göre Kızılay yetkililerinin “kapıyı siz kullanıyorsunuz. Siz yaptırın” şeklindeki yaklaşımını anlamak mümkün değil. Kapıyı kullananlar o binalarda görev yapan herkes. Yani Kızılay görevlileri ve ilaveten 112 Ambulansı. Ambulans Sağlık Bakanlığının Ambulansı görevi vatandaşa hizmet etmek. Yani ambulans özel işletme değil.

1868 yılında kurulmuş olan ve 157 yıldan bu yana faaliyetlerini sürdüren Kızılay’ın her ne kadar 6 şubat depreminden sonra vatandaşlarımıza güven bunalımı yaşatmış olsa da, görevi; ” Ayrım gözetmemek, tarafsızlık, bağımsızlık ve insanlık ilkeleri çerçevesinde, hayır kurumu niteliğinde, birlik ve evrensellik ilkesi” içinde görev yapan yardım kuruluşu.

Asli görevi yardım etmek olan bir kuruluşun kendi tesisinin kapısını yaptırmaktan uzak durarak polemiğe sebep olması anlaşılır gibi değildir. Kamu kurumları birbirine yardım etmelidir.

Sağlık çalışanlarımızın Pandemi sürecinde canlarını bile hiçe saydıkları dönem de de, aynı 112 istasyonunu kızılay’ın dışında bir yer bulmaları konusunda yani istasyon binasını boşalmasını isteyenler yine zamanın Kızılay yetkilileriydi.

Asıl sıkıntı nerede derseniz bir yardım kuruluşu olan Kızılay’ın şirketleşmesinde.

150 yıl dernek statüsünde çalışan Kızılay, 2019 yılında faaliyetlerine başlayan Kızılay Yatırım Holding ile 11 farklı şirkete bölünmesi ve Kızılay’a bağışlanmış taşınmazlar şirketlere aktarılmasıyla Kızılay faaliyetlerini ticarileştirmiştir.

Her şirketin kendi yönetici kadrosunu oluşturduğu Kızılay’da yönetici sayısı giderek artmış ve yöneticilerin şirketlerden aldığı “huzur hakkı” gelirleri, pek çok kez eleştiri konusu olmuştur.

Sonuç olarak, bir yardım kuruluşunu şirketleştirerek hedefini para kazanmak olarak belirlerseniz, bir kapının tamirini de kar zarar hesabı yaparak başka bir kuruma yıkmaya çalışmasını yadırgamamak gerek.

Elbette suç tamamen Kızılay’da değildir. Acil Sağlık Hizmeti sunan 112 Ambulanslarımızın kendilerine ait yerlerinin olmaması ve olan pek çok 112 İstasyonunun da derme çatma binalardan oluşması da, Sağlık Bakanlığının ayıbıdır