Sağlık olsun.
Bazen hayatımızda olumsun giden bir şeyler için kullandığımız cümlelerden bir tanesidir “sağlık olsun”.
Ancak gerçekte de, yaşamımız süresince en önemli gereksinimimiz sağlık. Hayatımızın düzenli gitmesi, hayattan tat almamız sağlığımız sayesinde. Sağlığımız bozulursa maalesef hiçbir şeyden tat almak mümkün değil.
Bu hafta yazımızda ise sağlığımızı ararken kullandığımız tedavi yöntemlerinden kısa kısa bahsedelim istedik. Sağlık hizmetleri sunucularımız olan pek çok doktorumuzun hemşiremizin yurt dışına gitmek için çabaladığı ve bir bölümünün gittiği, pek çok doktorumuzun da kamu hastanelerinden özel hastanelere geçtiği bu günlerde belki de önümüzdeki süreçte en çok ihtiyacımız olan sağlık sorunumuz doktorlarımıza ulaşamamak olacak.
Belki de önümüzde süreçte Doktorlarımıza ulaşamadığımızda, alternatif tıp daha çok öne çıkacak ne bilelim.
Tabi tedavilerde en çok baş vurulan modern tıp. Sağlığımızı ararken başvurduğumuz değişik tedavi yollarından, en çok kullanılanı, tahlil, tetkik, tomografi, film vb. kanıtsal sonuçlara dayanan ve bilimsel olarak kanıtlanmış, hastaya bir bitkiyle tedavi etmek yerine etken maddelerin ilaç haline getirilmesi sonucunda uygulanan tıp alanı Modern tıp.
Nesilden nesile süregelen, eski hekimlerin kendi zamanlarındaki tıp anlayışı ve birikimleri ile işe yarayabileceğini umduğu veya öğrendiği bitkiler, macunlar, sular, sargı, yakma ve diğer yöntemlerle hastasını tedavi etme uygulamaları Geleneksel tıp.
Çağdaş tıp bilimince hastalık sebeplerini önlemede somut verileri olmadığı veya kanıtlanmış bir tedavi yöntemi olmadığı halde hasta isteğiyle çağdaş tıp tedavilerinin yanında onlara destekleyici olarak hastanın rahatlaması, bağışıklık sisteminin güçlenmesi, psikolojisinin düzelmesi gibi amaçlarla uygulanabilen alternatif tıp yöntemlerinden biri olan Tamamlayıcı tıp.
Tedavi yaptığı ileri sürülen; ancak bu etkileri bilimsel metotlarla kanıtlanamayan geleneksel veya güncel tıbbi uygulamalar ise Alternatif tıp olarak tanımlanıyor.
Elbette Günümüz dünyasında en çok kullanılan tıp alanı modern tıp. Ancak diğer tıp alanlarından fayda görenlerin sayıları da azımsanmayacak boyutta.
Elbette önemli olan tedaviden sonuç alabilmek.
Bizlerin çocukluk dönemlerine gelen, bundan 40-50 yıl öncesinde şifalı otlardan medet uman kişilere vay yobaz, vay gerici ottan şifa mı umulur gözüyle bakılırken bu gün geldiğimiz noktada ise pek çok vatandaşımızın başvurduğu yollardan bir tanesi. Modern tıp dediğimiz bu günün tıp dünyasında kullandığımız ilaçların pek çoğunun yan etkilerinin olduğu biliniyor. Alternatif tıp olarak bilinen yöntemlerde kullanılan doğal bitkilerin kullanım dozunu ayarlamak şartıyla yan etkilerinin olmadığını da bilinen gerçek.
Hatta son yıllarda bazı tıp fakültelerinde, üniversitelerde şifalı otlar, alternatif tıp ile ilgili bölümlerin açıldığı da gelen bilgiler arasında.
Şifalı otlar konusunda Anadolu ise tam bir cennet. Ülkemizin her bir yöresine ait kullanılan bin bir çeşit ot türü, kekik türü, meyve türü tam bir şifa deposu.
Tabi sağlığımız için en önemli olan nedir?
Hasta olmamak. Hastalanmamak.
Sağlık Bakanlığının asli görevi ise, hasta olanı tedavi etmek değil, vatandaşı hasta etmemektir. Koruyucu sağlık hizmetlerini en iyi şekilde vermek, vatandaşlarımızın hastalanmaması için çaba harcamaktır. Tarım Bakanlığının ise üretimi yapılan et, süt, sebze, meyve gibi yiyeceklerin, içeceklerin sağlıklı olması için çaba harcamaktır.
Elbette vatandaşlarımızın da, kendi sağlıklarını korumak için çaba harcaması gereklidir. Her şeyi Devletten beklememek gerekir. Vatandaşlarımız her ne kadar, protein ve kalsiyum açısından zengin, laktoz oranı diğer yoğurt türlerine göre daha düşük, besleyici ve doyurucu, doğal antibiyotik, vücuda enerji veren, sindirim sistemini düzenleyen, kanser hastalıkları riskini düşüren, kalp sağlığını koruyan manda yoğurdunu her zaman bulamasalar da organik beslenmek için çaba harcamalıdırlar. Bizden söylemesi.