Kaşıkla verip, kepçeyle almak.

28.07.2022
A+
A-

Memura, işçiye, emekliye yapılan zammı, memur, işçi emekli hissetmek istiyor. Alım gücünüzü yükseltmeyen zam, zam değildir. Enflasyon oranında verilen zam zam değildir. Yaptığınız zammı artan vergi dilimleriyle geri alırsanız da zam zam değildir.

Zam yapmak alım gücünü yükseltmek demektir. Örneğin yıl başında yapılan zamlı maaşınızla, 100 litre benzin alabiliyorken, temmuz ayında yapılan zamlı maaşınızla 90 litre benzin alabiliyorsanız maaşınız artmamış, yüzde 10 düşmüş demektir. Önemli olan zam yapmak değil, enflasyona karşı maaşınızın alım gücünü koruması ve eğer artan bir milli gelir ve büyüyen bir ekonomi varsa çalışana da, milli gelirden payına düşeni vermek demektir.

Yüksek enflasyon ortamlarında, Memur, işçi, emekli gibi sabit ücretle çalışanların maaşları kısa sürede erimektedir. Memur ve sabit ücretlilerin maaşlarına yıl içinde altı ayda bir zam yapıldığı için altı aylık zaman diliminde maaşlar değer kaybetmektedir.

Mesela; ocak ayında maaş ve diğer ürünlerin fiyatlarını 100 Tl ye eşitlemiş olsak;

vatandaşın enflasyonuna göre değil de, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı yıllık enflasyona göre bile hesaplasak, mayıs ayında TÜİK’in enflasyonu yüzde 74. Bu oran gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 92 . Yani ocak ayında maaşına zam alan memur,  ocak ayında gıda sepetine 100 TL öderken, Mayıs ayında aynı sepete 131 lira ödemiş. Alım gücü gıdada 4 ayda yüzde 24 azalmış. Bu oran aynı zaman diliminde, ette 144; balıkta 140; süt, peynir ve yumurtada 116, meyvelerde 151, sebzelerde 129 ve şekerde 159 olmuş.

Ocakta ayında 100 liraya dolan akaryakıt deposu mayıs ayında 150 TL’ye dolmuş. Ocak ayında aldığı ücretle 100 birim akaryakıt alabilen bir memur, mayıs ayında 66,7 birim akaryakıt alabilmiş.

Ulaşım ücreti 129’a; doğal gaz 133’e ve kişisel ulaştırma araçlarının yakıt ve yağları 150’ye yükselmiş.

Memurlara temmuz ayında yapılacak olan zammın, altı aylık enflasyon farkıyla  birlikte %41.69 olarak ön görülmesi, %40 civarında öngörülen maaş artışının gerçekte daha düşük olarak memur maaşlarına yansımıştır. Maaş zammının maaşlara düşük yansımasının sebebi ise, brüt ücret %40’lar civarında artarken, artan oranlı gelir vergileme rejimi nedeniyle memurun eline geçen net maaş artışının bu oranın altında kalmasından kaynaklanmaktadır.  %5 lik dilimler halinde yükselen gelir vergisi dilimleri de,  maaş artış oranlarında yükseltilmeli ki, Memurun bir cebine koyduğumuz ücreti diğer cebinden vergi olarak  almayalım. Vergi dilimlerinin yükseltilmediği bir ortamda  görünüşte %40’lar civarında maaş artışı alan memur gerçekte daha düşük bir artışla yetinmek zorunda kalmakta ve eline geçen net tutar düşmektedir.

Mevcut durumda bir yıllık süre içindeki vergiye tabi birikmiş matrah 32.000 TL’yi aştığı takdirde aşan kısım %20 üzerinden vergilendiriyor. Aynı şekilde 70.000 TL’yi aşarsa bu kez aşan kısım %27 gelir vergisine tabi oluyor. Bunun içindir ki, gelir vergisi tarife dilimleri ücretli çalışanların vergilemesinde büyük önem arz etmektedir. Vergi dilimi sorunu Sadece Memurları Değil, Tüm Çalışanları da İlgilendirmektedir.

Memurlar ve sabit ücretli çalışanlar Gelir Vergisi Tarifesindeki Düşük Artış Nedeniyle Yıllardır Gizli Vergi Zammına Maruz Kalmaktadırlar.

Yapılan hesaplamalara göre, 2000 yılından bu yana gelir vergisi dilimleri her yıl yeniden değerleme oranı kadar artırılsa idi, 2022 yılı için ilk dilimin 32.000 TL değil, 80.000 TL seviyelerinde  olacağı ifade ediliyor. Yani çalışan bir kişi yıllık 80.000 TL ücret geliri elde ediyorsa,  %27’lik gelir vergisi diliminde değil, normal şartlarda %15’lik gelir vergisi diliminde olacaktı. Bu gün ise sadece vergi diliminin düzenlenmemesinden dolayı pek çok işçi memur maaşını %5 eksik almaktadır.

Pek çok vergi kanununda artışlar yeniden değerleme oranında artırılırken, gelir vergisi tarife dilimlerinin dikkate alınmamasıyla, alın teriyle geçinen çalışan kesimlere yıllardır vergi tarifesi yoluyla gizli vergi zammı uygulanması üzücüdür.

%5’lik dilimler halinde artan gelir vergisi dilimlerinde, memurlara %5’in altında verilen zamlarla da memurların maaşları artmamış düşmüştür. Vergi diliminin %5 arttığı ortamda memura %3 zam verirseniz maaşınız %2 düşer. Yıllarca memura yapılan zamlar %2, %3, %4 olduğundan dolayı memur maaşları artmamış düşmüştür. Bundan dolayıdır ki, 2013 yılından, 2021 yılına kadar memurların alım gücü hızlı bir şekilde düşmüştür.

Torba Kanuna Varlık Barışını Sıkıştıranlar, maalesef çalışanlarınTarife Dilimini İyileştirmeyi Akıllarına Bile Getirmemişlerdir.

Nereden bakarsak bakalım, gelir vergisi tarife dilimleri bir an önce nin acilen ve ivedilikle düzenlenmesi şarttır.