Devlet Hastanelerini değil, şehir hastanelerini kapatalım

28.09.2022
A+
A-

Sağlıkta son günlerin tartışması konusu Ankara Keçiören ilçesindeki Etlik semti yakınlarında, 1.071.885 m2 arazi üzerinde, 3.566 yatak kapasitesine sahip ve Ankara’daki mevcut altı hastanenin yerini alacak şekilde planlanmış şehir hastanesi. Ve 25 yıl sonra Sağlık Bakanlığı’na devredilmesi öngörülmüş olan Etlik şehir hastanesi. Şehir hastanesinin 28 Eylülde açılacak olmasıyla birlikte, Ankara’da bulunan Onkoloji Eğitim Araştırma Hastanesi, Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Hastanesi, Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ulucanlar Göz Hastanesinin kapatılarak 28 Eylül’de açılacak olan Ankara Etlik Şehir Hastanesi’ne taşınmaları. Ankara’da açılacak olan Etlik şehir hastanesiyle birlikte kapatılacak olan devlet hastaneleri. Bazı basın yayın organlarına göre hastaneler kapanacak. Sağlık Bakanlığına göre ise, söz konusu hastaneler kapanmayacak.

Devlet hastanelerinin kapatılacak olması beklentisi üzerine gelen tepkilere istinaden, Sağlık Bakanlığı açıklama yapmış. Yapılan açıklamada; “Ankara Etlik Şehir Hastanesi 28 Eylülde açılıyor. Bu hastanenin açılışı sebebiyle Onkoloji E. A. Hastanesi ile Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesinin kapatılacağı yönündeki iddialar asılsızdır. Kapatılacak hastanemiz yok. Gurur duyulacak yeni bir hastanemiz var. Hayırlı olsun.” Şeklinde. Kapatılacak olan hastanenin isminin ya da isimlerinin ne olduğu önemli değil. Doğal olarak açılacak olan şehir hastanesine personel bulmak, en önemlisi hastaneye hasta bulmak daha doğrusu verilen teminatlar doğrultusunda müşteri bulmak için en azından çevresindeki hastanelerin bir bölümü kapanmak zorunda.

Ülkemizin bazı illerinde açılmış olan şehir hastanelerinden dolayı kapanmış olan hastanelerimiz mevcut. Elbette kapanan veya kapanması muhtemel olan hastaneler için sadece sağlıkla ilgili sendika, oda, dernekler tepki vermiyor. Zorunlu olarak yer değiştiren sağlık çalışanlarımız, başka kurumlara hatta farklı ilçelere gönderilen sürekli işçiler de mağduriyet yaşayanlar. Evinin yakınında olan ulaşımı rahat olan sağlık kuruluşunun kapatılmasıyla kilometrelerce uzağa yani genellikle şehirlerin dışına kurulmuş olan şehir hastanelerine gitmekte zorlanacak olan vatandaşlarımız da tepki veriyor.  

Şehir hastaneleri sistemini ilk uygulayan ülkelerden bir tanesi İngiltere. 1990’lı yıllarda İngiltere’de uygulamaya konulan şehir hastaneleri sisteminin kamuda büyük zararlara yol açması nedeniyle sistemin terk edildiği görülüyor. Ülkemizde ise ilk şehir hastanesi ihalesi 2011 yılında yapılmış. Denenmiş olan bir sistemi yirmi yıl sonra tekrar denemek anlamsız. Şehir hastanelerinin büyük olması, hastanın gideceği bölümü bulmasında zorlanması, yönetiminin zor olması ve Devlet hastanelerine göre hasta maliyetlerinin yüksek olması sayılabilecek bazı olumsuz yönleri.

Arsasını devletin verdiği şehir hastanelerini devletin 25 yıl gibi bir süre devlet tarafından kiralanması kabul edilebilir bir durum değildir. Devletimiz bina yapamayacak durumda mıdır ki? Binayı birilerine yaptırıp kiralıyoruz. Şehir Hastanelerinde Başhekimlik ile İdari Yönetimin ayrı ayrı faaliyet gösteriyor olması da hastanede iki başlılığı getirmekte.  

Özetle söylemek isterim ki; Şehir hastaneleri sistemi, yap işlet devret sistemiyle yapılan yol, köprü, tünel, havaalanı vb. sistemlerle aynı şekilde yapılmış hastanelerdir.  

Teminat verilerek hastane yapılmaz. Sağlık Bakanlığının görevi hastanelere hasta teminatı vermesi değil, koruyucu sağlık hizmetlerini en iyi şekilde vererek vatandaşı hasta etmemektir.  

Bu güne kadar açılmış olan tüm şehir hastanelerinin personelleri genel olarak diğer devlet hastanelerinden temin edilmiştir. Dolayısıyla bundan sonra açılacak olan şehir hastanelerinin de personellerinin geneli devlet hastanelerinden temin edilecektir. Gelen tepkiler üzerine hastaneler kapanmayacak, statüsü değişecek diyerek hastanelerin kapısının kapanmaması bir mana taşımaz. Hastanenin kapanmaması demek, mevcut durumuyla hastanenin hizmet vermeye devam etmesidir.